edebiturkce
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

CEMAL SÜREYA hayatı ve şiirleri

Aşağa gitmek

CEMAL SÜREYA hayatı ve şiirleri Empty CEMAL SÜREYA hayatı ve şiirleri

Mesaj  BaHoZ Cuma Ekim 16, 2009 10:25 pm

CEMAL SÜREYA hayatı ve şiirleri




1931’de Erzincan’da dogdu. Asil ismi Cemalettin Seber. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye ve Iktisat Bölümü’nü bitirdi. Maliye Bakanligi’nda müfettis yardimciligi ve müfettislik görevlerinde bulundu. 1982’de müsavir maliye müfettisliginden emekli oldu. Agustos 1960’ta basladigi ve yalnizca dört sayi çikarabildigi Papirüs dergisini, Haziran 1966-Mayis 1970 arasi 47, 1980-81 arasi iki sayi daha çikardi. 1978’de Kültür Bakanligi’nda Kültür Yayinlari Danisma Kurulu üyesi olarak da görev yapan Cemal Süreya, emekli olduktan sonra, yayinevlerinde danisman ve ansiklopedilerde redaktör olarak çalisti. Birçok dergide yazilari ve siirleri yayimlandi. Olusum, Türkiye Yazilari, Maliye Yazilari dergileri ile Saçak dergisinin kültür-sanat bölümünü bir süre yönetti. Politika, Aydinlik ve Yeni Ulus gazeteleri ile Yazko Somut ve 2000’e Dogru dergilerinde köse yazilari yazdi. Ikinci Yeni hareketinin önde gelen sair ve kuramcilarindan sayilan Cemal Süreya’nin ilk siiri "Sarkisi-beyaz", Ocak 1953’te Mülkiye dergisinde yayimlandi. 9 Ocak 1990’da Istanbul’da ölümünden sonra adina bir siir ödülü kondu.
--------------------------------------------------------------------------------
İNSAN GİBİ

Yaşadım, Tanrım,
Yarım ve uluorta,
Bir dahaki hayatta,
Varsa öyle bir hayat,
Şiir yazar mıydım,
Bilmiyorum.

Ama kadınlar, Tanrım,
Öyle sevdim ki onları,
Gelecek sefer
Dünyaya
Kadın olarak gelirsem,
Eşcinsel olurum.


--------------------------------------------------------------------------------
ADAM

Adam şapkasına rastladı sokakta
Kimbilir kimin şapkası
Adam ne yapıp yapıp hatırladı
Bir kadın hatırladı sonuna kadar beyaz
Bir kadın açtı pencereyi sonuna kadar
Bir kadın kimbilir kimin karısı
Adam ne yapıp yapıp hatırladı.

Yıldızlar kıyamet gibiydi kaldırımlarda
Çünkü biraz evvel yağmur yağmıştı
Adam bulut gibiydi, hatırladı
Adamın ayaklarının altında
Yıldızların yıldız olduğu vardı
Adam yıldızlara basa basa yürüdü
Çünkü biraz önce yağmur yağmıştı.

--------------------------------------------------------------------------------
AŞK

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git
Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin
Oysa Allah bilir bugün iyi uyanmıştık
Sevgideydi ilk açılışı gözlerimizin sırf onaydı
Bir kuş konmuş parmaklarıma uzun uzun ötmüştü
Bir sevişmek gelmiş bir daha gitmemişti
Yoktu dünlerde evelsi günlerdeki yoksulluğumuz
Sanki hiç olmamıştı
Oysa kalbim işte şuracıkta çarpıyordu
Şurda senin gözlerindeki bakımsız mavi, güzel laflı
İstanbullar
Şurda da etin çoğalıyordu dokundukça lafların
dünyaların
Öyle düzeltici öyle yerine getiriciydi sevmek
Ki Karaköy köprüsüne yağmur yağarken
Bıraksalar gökyüzü kendini ikiye bölecekti
Çünkü iki kişiydik

Oysa bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu
İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük
Yüzünün bitip vücudunun başladığı yerde
Memelerin vardı memelerin kahramandı sonra
Sonrası iyilik güzellik.
--------------------------------------------------------------------------------
BENİ ÖP SONRA DOĞUR BENİ

Şimdi
utançtır tanelenen
sarışın çocukların başaklarında.

Ovadan
gözü bağlı bir leylak kokusu ovadan
çeviriyor o küçücük güneşimizi.

Taşarak evlerden taraçalardan
gelip sesime yerleşiyor.

Sesimin esnek baldıranı
sesimin alaca baldıranı.

Ve kuşlara doğru
fildişi: rüzgarın tavrı.
Dağ: güneş iskeleti.

Tahta heykeller arasında
denizin yavrusu kocaman.

Kan görüyorum taş görüyorum
bütün heykeller arasında
karabasan ılık acemi
- uykusuzluğun sütlü inciri -
kovanlara sızmıyor.

Annem çok küçükken öldü
beni öp, sonra doğur beni.
--------------------------------------------------------------------------------
BU BİZİMKİ

Yıkıcı bir aşk bu,
Yıkıyor milletin ortasına
Tutku yükünü. Bölücü bir aşk,
Ekmeği suyu bölüyor
Günde üç öğün. Hain bir aşk bu,
Sizin eve hırsız girer
size=4>Onunkine polis. Yasadışı bir aşk ,
Evlenmeyi
Hiç mi hiç düşünmüyor. Soyguncu bir aşk bu,
En sıradan ezgilerden
Sevinçler devşiriyor. Kökü dışarda bir aşk,
Dante ile Beatrice'inkine
Fena öykünüyor İşgalci bir aşk bu,
Samanlık sevişenin diyor
Başka şey demiyor.
BaHoZ
BaHoZ
Admin

Mesaj Sayısı : 251
Kayıt tarihi : 16/10/09
Yaş : 35
Nerden : GAZİANTEP

http://edebiturkce.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz